Kendi kanından gelen güzellik PRP
Medikal estetik sektörü ülkemizde ve dünyada hızla büyüyen ve sürekli kendini yenileyen bir sektördür.
Gün geçmiyor ki yeni tedaviler, yeni cihazlar, yeni yöntemler duymayalım. Ancak bugün sizlere modası hiç geçmeyen,
her geçen gün yerini sağlamlaştıran, tıpta her alanda kullanılan bir tedavi olan PRP(platelet rich plasma)den bahsedeceğim.
Platelet rich plasma tedavisinde kanın platelet dediğimiz trombosit hücreleri kullanılır. Bu hücreler bolca büyüme faktörleri içerir.Büyüme faktörlerinin görevi ise kollajen ve hyalüronik asit üretimini arttırarak ciltte ve vücutta şu etkileri yapar:
Cildin yeniden yapılanmasını sağlayarak kırışıklıkların giderilmesi. Cilt yenilenmesi amacıyla yapacağımız durumlarda öncelikle hasta muayene edilir yaşı, cinsiyeti, yaşam şekli, sigara içip içmediği ve varsa ek hastalıkları sorgulanır.
Sarkma ve kırışıklık durum değerlendirilir ve sonrasında kişinin kaç seansa ihtiyacı olduğu, hangi aralıkla yapılacağı ve ne kadar süreyle devam etmesi gerektiğine karar verilir.
Cilt lekelerinin giderilmesi; yapılan çalışmalar cilt lekelerinin tedavisinde tek başına bile etkin sonuçlar alınabildiğini göstermiştir. Cilt lekeleri cildin değişik katmanlarında olabilir yani bazı lekeler cildin yüzeyinde bazıları ise
derin katlara kadar inmiş durumda olabilir. PRP tedavisi ile her katmandaki lekeye müdahale edilebilir.Tedavi planı yapılırken yine hastanın ön değerlendirilmesi yapılır, yaşı cinsiyeti, sigara durumu, varsa ek hastalıkları, gebelik durumu
ve en önemlisi güneş ışığına direk maruziyeti var mı? detaylı bir şekilde sorgulanır. Bu sorgulamadan çıkan sonuçla kişinin seans sayısı ve sıklığı ve tedaviye ne kadar süreyle devam edilmesi gerektiğine karar verilir.
Deri elastikiyetini arttırır.Bu özelliğinden dolayı cilt sarkmalarında tedavi planlarımızın içinde PRP bulundurmak isteriz.Tek başına veya kombin tedavilerde yerini alır.
Cildin parlak görünüme kavuşması; tek seansta bile ciltte parlaklık oluşmaya başlar. Cilt lekelerinin giderilmesi ve parlaklık etkisi dolayısıyla cilt tonu eşitlenmesi amacıyla sıkça kullanırız.
Saç dökülmesinin durdurulması ve saç kaybının önüne geçilmesi; Bu noktada hastanın çok iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. Kişide saç kökleri tamamen ölmüşse ve ciltte çıplak görüntü oluşmaya başlamışsa sonuç almak mümkün olamaz. Dökülmenin
yeni başladığı dönemlerde veya incelmiş, canlılığını kaybetmiş saç köklerinde gecikmeden tedaviye başlanırsa geri dönüş oranı oldukça yüksektir. Başarı oranı yükselir. Bununla birlikte alopesi areata dediğimiz halk arasında saçkıran denilen durumda hızlı geri dönüş sağlanır.
Hasarlı dokuları iyileştirir. Dokularımızda herhangi bir hasar olduğunda plateletler aracılığı ile onarım başlar, yeni kılcal damar oluşumunu sağlanır. Bu etkisinden dolayı başta ortopedi olmak üzere fizik tedavi, nöroloji ,kadın hastalıkları
ve doğum ve beyin cerrahisi dalları gibi pek çok alanda güvenle kullanılmaktadır. Tıbbın bu alanlarında yapılan medikal tedavinin başarısını yükseltir ve hastanın iyileşme sürecini kısaltarak hayat kalitesini yükseltir.
Uygulama süreci şöyledir:
Kişiden hijyen şartlarına uygun şekilde 8-10 cc kadar kan alınır
Bu kan özel labaratuvar tüplerine konulur
Santrifüj cihazı dediğimiz özel cihaza yerleştirilir ve uygun süre ve devirle santrifüj edilir.
Cihazdan çıkardığımız tüpün içinde ayrıştırılmış durumdaki trombositten zengin kısmı alınır
Elde edilen zengin karışım hastanın ihtiyacı olan bölgeye enjekte edilir.Saç,cilt ,eklem içi vb.
İşlem ortalama 30 dk kadar sürer .Enjeksiyondan kaynaklı oluşabilecek ağrının önüne geçmek için öncesinde lokal anestezi uygulanabilir. PRP kimlere uygulanmaz
Oto immün hastalığı olanlar
Epilepsi hastaları
Gebelikte cilt ve tedavisi yapmamayı tercih ederiz
Kanama eğilimi olan hastalar
Seans sayıları yukarıda anlattığım şartlar dahilinde 10-15 gün arayla 4-6 seans olacak şekilde ayarlanır. Seanslar bittikten sonra gelişim değerlendirilmesi yapılır ve sonraki aylarda aralıklar açılacak şekilde planlama yapılır.Burada amaç tedaviyle geldiğimiz düzeyde sabit kalabilmek veya yeni oluşacak kayıpların ve deformasyonun önüne geçmektir.
Son olarak şunu eklemek isterim.Medikal estetik doktorunuzla görüşürken tedavi planınızın içine PRP koymayı düşünüp düşünmediğini sorun lütfen,çünkü alacağınız cevabı biliyorum.